İlk kar düştü bugün. Tutmayacağını bildiğin dilekler gibi, karın tutmasını istemek. Ama yine de tutsa da o beyaz örtüyü sabah camdan bakınca görsek diyorsun.
Bugün, bu ilk kar yağışıyla ilgili yazmasam olmazdı. Kendimi bildim bileli kar bana hep huzur veriyor. Herhalde iyi hatıralarım olduğu için. Ama özellikle küçüklüğüm aklıma geliyor.
Lojmanda otururdum ben eskiden, küçükken. Kar tuttuğu zaman inerdik aşağıya. İner kartopu savaşı yapardık. Her daim savaş kötü anılır ama herhalde en masumu buydu. Çocukken yapılan kartopu savaşları… “Kollar bir, bacaklar bir, gövde 3 puan. 5 puana ulaşan oyun dışı. Kafaya atmak yok!” Bütün bir öğleden sonra kar topu savaşı yapıp, kardan adamları parkta lojmanın karşısına, görebileceğimiz bir yere dikip, evlere dönerdik. Hemen üst baş değiştirilir, kardan su gibi olmuş eldivenler kalorifer peteğinin üstüne kuruması için bırakılır, eldivenler ile beraber ısınmak için kalorifer peteğinin yanına oturulurdu. Ne güzelmiş, ne eğlenirmişiz de farkına varmamışız. O eldivenlerin kurumasını beklerken ki sabırsızlığımız da cabası…
Ben, daha da büyüdüğümde karda Amerikan Futbolu oynadığımızı bilirim. Birbirimize pas atardık, sonra bir çizgiye kadar koşmaya çalışırdık dizimize kadar gelen karda. Ölürdük koşacağız diye, tabii yakalanıp yere yatırıldığımızda içimize giren karın buzun da haddi hesabı yok.
Bu arada “ulan sanırsın NewYork, ne işiniz vardı Amerikan Futbolu’yla?!” demeyin. Merak etmeyin; Amerikalıların “Soccer”, İngilizlerin ve diğer tüm Avrupa ülkelerinin “Football” dediği futbolu da oynadık karda. Turuncu ya da kırmızı renk topumuzla koştuk karların içinde, kaydık düştük… Basketbol topuyla, kardan yaptığımız yükseltilerin üstüne çıkarak potalara smaç basmaya da çalıştık. Yani karda bilumum eğlenceyi yaşadık.
Şimdi ise kar yağdığında aklıma gelen tek şey, sıcak bir içecek koyup pencereden dışarıda yağan karı seyretmek ve eskileri düşünmek, kalorifer peteğinin yanında.
Bunları yazdım yazdım ve dışarıya baktım. Kar durmuştu bile. Bu kadar hızlı bitmeseydi bari…
Son yorumlar