Belediye işçileri yeri hunharca kazıyor, işi biten yerleri toprak ve asfaltla doldurup silindir ile üstünden geçiyordu. Biriyle sohbet etmeye başladık ayak üstü.
PKK’nın asker ve polisleri şehit ettiği zamanlar maalesef devam ediyordu. İşçi de üzgün ve kızgındı benim kadar. Ama onun kızgınlığı ve çözüm önerileri apayrıydı.
“Nerede görürsen acımayacaksın!” dedi önce. Sonra dedikleri ise kanımı dondurdu. Ne söylediğini yazamayacağım maalesef, çünkü bir insanın, düşmanı hakkında bile olsa, bu kelimeleri sarf etmesi ve bu düşüncelerde bulunması gerçekten çok üzücüydü…
Tarihimizi düşündüm. Bizim insanımız değil miydi “Yaratılanı sev yaratandan ötürü.” diyen, Yunus Emre değil miydi? “Ne olursan ol, yine de gel” diyen Mevlana, “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” diyen o mükemmel insan, Atatürk değil miydi?
Ne ara böyle olduk? Ne ara kendimiz gibi olmayandan bu kadar nefret eder olduk? Yoruluyorum artık haberleri duydukça. İnsanın ne zaman “Birbirini seven bir yaratık” olacağını merak eder oldum. Lütfen son bulsun artık bu kavgalar. Çünkü kavgaların sebebi sen ya da ben değiliz. Sebep, bizim iplerimizi elinde tutan ve “Benim” diyen kişi/ler…
Son yorumlar